Bazen her şey gözünüzün önündedir.
Herkes rolünü oynar:
İyiler ordadır,
Kötüler de...
Açık seçiktir tüm roller.
İşte mağdur edilenler,
İşte mağdur edenler...
Kim yazıyor bu senaryoyu ?
Biraz uzaklaşınca gösterilmek istenenden,
Anlıyorsun ki aynı bedendeki iki el.
Hani bir çocuk,
İki el;
Ellerden biri düşmanı canlandırır,
Diğeri dostu.
O misal...
Kuralları çocuk belirler,
Hiçbir mantıklı açıklaması olmasa da...
Açıklaması olmak da zorunda değildir hani,
O öyle olsun istiyordur,
Ve öyle olacaktır.
Sorgulanamaz kanunlar koyar.
Tıpkı bir kanun koyucu gibi...
Kendince cezalar verir,
Bir elindeki asker ölür,
Diğer elindeki asker öldürmüştür.
Oysa ikisi de çocuğun oyuncağıdır,
Ama neticede suçlular cezasını bulmuştur.
Çocuğu izleyenler onun senaryosundan habersiz,
Ne olacağını bilmeden,
Kendilerine sunulan oyunu izlerler.
Kimin öldüğünden habersiz,
Kimin düşman olduğunu bilmeden.
Ama çocuk biliyordur.Bir savaş oyunu kuracaksa,
Bir oyuncak askerinin öteki oyuncak askerine vurması gerekir,
Sonra diğerinin kendini savunmak için karşılık vermesi...
İşte...
Savaş oyunu başlamıştır.
Peki sonra ne mi olur?
Oyun bitince tüm oyuncak askerler aynı sepete girer.
Kuralları belirleyen birileri varsa da neyse ki, insan insanın merhametine bırakılmamıştır. Sonunda Galip olan bellidir.. Ellerinize sağlık
YanıtlaSilOyun bitince tüm oyuncak askerler aynı sepete girer... bir cümle ama derinden etkileyen bir cümle, her şeyin herkesin sonunu hatırlatan...
YanıtlaSilne güzel anlatmışsınız...
YanıtlaSilTesekkur
YanıtlaSilAsker...neyi savunuyorsun ?
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı kaleminize sağlık...Oyun daha kurulmadan galip olacak zaten belliydi...
YanıtlaSilOyun bitince tüm oyuncak askerler aynı sepete girer.
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı, yüreğinize sağlık...
Kaleminize sağlık 🌼
YanıtlaSilTeşekkürler...
YanıtlaSil