Ramazan ayı gelirken "Nasıl olacak? Uzun saatler oruç tutmaya dayanabilir miyiz?"
diye hesaplar yapılırken, şimdi "Ne çabuk geçti Ramazan" deniyordu.
Arife günüydü...
Çocuklar Ramazan ayında tuttukları yarım gün oruçlarını hesaplıyorlardı.
Hangisi daha uzun aç kalmış yarışı vardı aralarında...
Ne tuhaf değil mi? "Hangimiz daha çok aç kaldık?" Bunu başarı sayacaklardı o çocuklar. Ramazan orucunun açlığı da başkaydı...
Mezarlık ziyaretleri,
Evdeki son hazırlıklar,
Baklavalar börekler...Hepsi sırayla yapılıyordu o gün.
Bayram akşamı...
Kimisi için heyecanla sabahın gelmesini beklediği, kimisi için de sabah olunca bayram getirecek kimsem yok diye düşündüğü bayram akşamı...
Bayram namazına gitme hazırlığı vardı evde, büyükten küçüğe...
Bayram namazına gidildi, evdekilerde de sofra kurma telaşı başladı...
Otuz günden sonraki ilk kahvaltı...Sofrada da bir şenlik havası vardı...
Ve aile büyüğü bayram namazından dönünce,
öpüldü eller.
Eve
bayram gelmişti. Sıraya geçti aile üyeleri,
Kucaklaşıldı,“Bayramın
mübarek olsun” dendi
içten.
Küçüklerin gözlerinden, büyüklerin ellerinden öpülecekti üç
gün boyunca,
Samimiyetle yüzler gülecekti...
Yaşlılar
yapılan ziyaretlerle mutlu edilecekti,
Çocuklar
şeker ve bayram harçlığı almak için yoğun bedel ödeyecekti...
Kahvaltı
masasında başladı aslında eskiyi yâd etme mesaisi...
“Nerede
kaldı o eski bayramlar?” dedi
evin büyük babası. Bütün aile destekledi tabi...
“Evet,
nerede kaldı o eski bayramlar?”

Yeni adı tatil...
Ramazan Bayramı denirdi veya Kurban Bayramı, şimdi ise bayram tatili...
- “Zaten çok yoğun çalışıyoruz bir bayram tatilimiz var onu da akraba dolaşarak mı tüketelim yani?”
- “Bu tatilde dinlenelim sonraki bayramda akraba ziyaret ederiz...”
- “Geçen
bayram akrabaları görmüştük zaten şimdi tatil yapalım...”
- “Ben gece yarısına kadar mesaideydim sabah bayram namazına falan gidemem, uyuyacağım!”
...
Çünkü bu hayatta her sonuç oluşturduğu sebebe göre verilir insana.
İnsan doğru sebepleri oluşturduğunda ulaştığı sonuç bayramıdır aslında.
İmkanlar arttıkça insanın aldığı doyum azalmaya başladığında, o bayramların tadı da bozulmaya başladı yavaş yavaş...
Bayramın yerini tatiller aldı...
Nerede mi kaldı o eski bayramlar?
Halen
o bayramları yaşayanlar da vardı,
Çok
değil pek azıda olsa,
Hala
imkanı arttırmadan doyuma ulaşanlarda vardı.
O zaman
anlaşılan o ki;
Mesele
eski bayramlarda değildi,
Mesele
insanın hayata karşı
verdiği tepkiye bağlıydı...
Pek azlardan
olabilmek dileğiyle;
Bayramınız mübarek olsun...
Harika bir yazı olmuş... Hem farkındalık veriyor hem de insana umut veriyor... Soyları tükenmemiş, az da olsa bir grup var... Gerçeklere bağlı...
YanıtlaSilEskiden akraba ziyareti yapmak çok kıymetliydi. Sadece bayramlarda görülen akrabalar vardı. Şimdi onlara ulaşma imkanı artınca o ziyaretlerin kıymeti de olmuyor maalesef.
YanıtlaSilYazı için teşekkürler 🍃
İyi bayramlar :) elhamdülillah eski bayramları eskide bırakmamaya çalışıyoruz. İnşallah akraba ziyaretlerinin bereketini yaşayan,aile büyüklerinin dualarını almanın kıymetini bilen, verilen bayram harçlıkların cebindekini eksiltmediğini fark edenlerden oluruz inşallah
YanıtlaSil"Hala imkanı arttırmadan doyuma ulaşanlarda vardı." hakikaten mesele eskide değil, verdiğimiz tepkide.. Kaleminize sağlık 🌼
YanıtlaSilEllerinize sağlık bir iç çektirdiniz…
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı 🥲🌸
YanıtlaSilBayram zaten mübarek. Mesele o mübarekliği hak edebilecek sebepler oluşturmak öncesinden…
YanıtlaSilBir ömür bayram insanı olacak sebepler oluşturanlardan olalım inşAllah.
Kaleminize sağlık🌸
Ömrümüz bayram gibi geçer ve ahirimiz de bayram olur inşallah
YanıtlaSilBayramı hak edebilmek için doğru bedeller ödemek, doğru sebepler oluşturmak, insan ramazanı doğru yaşamayınca yani sebebi doğru olmayınca sonucunda tadı tuzu kalmıyor ki.
YanıtlaSilİnsan doğru sebeplerini oluşturduğunda ulaştığı sonuç bayramıdır aslında...
YanıtlaSilTeşekkürler çok güzel bir yazı
YanıtlaSilNerede o eski bayramlar, teknoloji ile hayatlarımız çok kolaylaştı ama manalar çok azaldı, açılan baklavalar, kapı kapı dolaşmalar anılarda kaldı, hepimizin ortak yarasına değindiğiniz için teşekkürler...
YanıtlaSilO eski bayramlar bazen bir çocuğun tebessümünde, bazen kalabalık bir sofrada, bazen sevdikleriyle birlikte olan bir yaşlının gözlerinin içinde ki ışıkta, bazen uzun zamandan beri görmediğin tanıdığınla sarılmanda… O eski bayramlar aslında yanı başımızda. Sadece biz dönüp bakalım yeter…
YanıtlaSilEski bayramlara yakın bayramları halen yaşayabildiğim ve çocuklarıma da gösterebildiğim için şükürler olsun
YanıtlaSilBayramı bayran yapan bayrama kadar yapıp ettiklerimiz... Bayram yakışır bir yazı olmuş, ellerinize sağlık
YanıtlaSilo pek azlardan olabilmek dileğiyle...
YanıtlaSilNerede o eski..bayramlar..insanlar..komşular...akrabalıklar...vs..vs..eski olan, değişen kavramlar mı? Yoksa insanların öncelikleri mi? Eskide kalan ne gerçekten...
YanıtlaSilNerede o eski bayramlar.. eski komşuluklar...eski eskii..ne çok kullanmaya başladık..değişen kavramlar mı yoksa insanların öncelikleri mi?..
YanıtlaSil